Yıllarca süren günlük tutma alışkanlığımdan sonra bir süre yazmayı bırakmış olsam da bir şekilde, bir yerlerde bu eylem hep devam etse de, değişmeyen bir şey var ki mutsuzluk daha düzgün cümlelerle geri dönüyor hayatımıza. Tabi mutsuz kelimeler, mutsuz cümleler kime ne fayda sağlıyor? Bu tartışmaya açık bir konu.
Boşlukta olmak böyle bir şeymiş, hiçbir şey yapmak istememek, uyumak istememek, uyanmak istememek, dışarı çıkmak istememek, evde olmak istememek... Normal hayatta bizi mutlu eden ne varsa, mutsuzken, canımız sıkkınken hiçbiri işe yaramıyor bir yerden sonra. Boşluğun tadını çıkara çıkara en sonunda kendimizi suyu çıkmış bir boşluk içinde buluveriyoruz. Artık okunan kitaplarda gezinirken gözlerimiz, bir satır arası dikkat bozukluğunda önümüze başka şeyler getiriyor.
İşte yılmamak, dik durmak, güçlü olmak falan filan... Bir yerden sonra kendi kendinize "saçmalama" diyorsunuz... Umutsuzlaşıyorsunuz.
Şimdi ben tam bu sınırdayım.
Nisan 22, 2010
Kenarda...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder